Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “KKTC 4. Beş Yıllık Kalkınma Planının” Kıbrıs Türk halkının geleceği adına önemli bir dönüm noktası ve güçlü bir kalkınma hamlesinin başlangıcı olduğunu belirtti
Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı’nın KKTC’nin ekonomik büyüme sürecini derinlemesine şekillendirirken toplumun her kesimine hizmet etmeyi ve sosyal refahı artırmayı hedefleyen kapsamlı bir politika seti sunduğunu belirten Yılmaz, 2025-2029 döneminde KKTC ekonomisinde yıllık ortalama yüzde 5 oranında büyüme hedeflendiğini kaydetti.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “KKTC 4. Beş Yıllık Kalkınma Planı Toplantısı”nda konuşma yaptı.
“Kalkınma Planı tarihi bir adım”
Yılmaz,”4. Beş Yıllık Kalkınma Planın”, planlı kalkınma anlayışının Kuzey Kıbrıs’ta yeniden öne çıkarılması yönünde tarihi bir adım olarak değerlendirildiğini söyledi.
Yılmaz, Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında her alanda işbirliğinin “İktisadi ve Mali İşbirliği anlaşmaları” çerçevesinde ilerlediğini dile getiren Yılmaz, Kalkınma Planı’nın hem işbirliğine güçlü bir altyapı sunacağını, hem de Kıbrıs Türkü’nün refahı için önemli bir merhale olacağını kaydetti.
Yılmaz, bugün sunulan Dördüncü Kalkınma Planının, planlı kalkınma anlayışının Kuzey Kıbrıs’ta yeniden öne çıkarılması yönünde tarihi bir adım olarak değerlendirildiğini dile getirdi.
Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki bağın köklerinin tarihin derinliklerine uzanan bir kardeşlik hikâyesi olduğunu söyleyen Yılmaz, “Bu hikâye, inanç ve kararlılıkla yazılmıştır. Kıbrıs Türk halkı, en zor günlerde bile hakları için mücadele etmiş, onurundan ve özgürlüğünden asla taviz vermemiştir.” dedi.
Yılmaz, “Bugün bu azim, KKTC bayrağında hayat bulmakta, bağımsızlığın ve gururun bir sembolü olarak dalgalanmaktadır. Bu topraklar, büyük fedakârlıklarla yoğrulmuş; her karışı emeğin, alın terinin ve kahramanlığın izlerini taşımaktadır.” ifadelerini kullandı.
“Kalkınma planı işbirliği ve gönül birliğimiz temelinde şekillendi”
Kıbrıs mücahitleri ve Mehmetçiğin el ele, omuz omuza vererek bağımsızlığın temelini attığını dile getiren Yılmaz, “Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti her zaman gönül birliği içerisinde olmuştur. Kalkınma planı hazırlıkları da yine bu kapsamda karşılıklı işbirliği ve gönül birliğimiz temelinde şekillenmiştir.” dedi.
Bolu’da yaşanan yangın ardından KKTC’de de yas ilan edilmesinin bu gönül birliğinin bir örneği olduğunu söyleyen Yılmaz, teşekkür etti.
“Kalkınma, ekonomik büyüme ile birlikte çevre, sürdürülebilirlik, sosyal denge gibi unsurları içeren bir kavram”
Kalkınma kavramına değinen Yılmaz, kalkınmanın ekonomik büyüme ile birlikte çevre, sürdürülebilirlik, sosyal denge gibi unsurları içeren bir kavram olduğunu anlattı.
Kalkınmanın üzerinde durduğu kavramları irdeleyen Yılmaz, bu noktada yönetişimin kalkınmanın bir unsuru olarak yerleşmesi gerektiğini kaydetti.
Cevdet Yılmaz, Dördüncü Kalkınma Planı’nın hazırlık sürecinde, 14 Özel İhtisas Komisyonu kurulduğunu, toplantılar yapıldığını, Türkiye’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne teknik düzeyde destek sağladığını belirtti.
Katılımcılığın artırıldığını dile getiren Yılmaz, planında, katılımın artırılmasının daha fazla bilgi ve fikirle hazırlanmasını sağladığını aktardı.
Yılmaz, bu işbirliğinin, iki ülke arasındaki tarihi ve güçlü ilişkileri bir kez daha pekiştirirken, Kuzey Kıbrıs’ın Dördüncü Kalkınma Planının daha bütüncül ve kapsayıcı bir biçimde şekillendirilmesinde önemli rol oynadığını ifade etti.
“Önemli bir dönüm noktası ve güçlü bir kalkınma hamlesinin başlangıcı”
Yılmaz, dünyadaki ekonomik ve sosyal gelişmelere bakıldığında, son yıllarda jeopolitik gerilimlerin tırmandığını ve bölgesel çatışmaların tansiyonunun yükseldiğini, iktisadi ayrışmanın belirginleşmesinin yanı sıra daha korumacı ticaret politikalarının da giderek yerleşik hale geldiğini kaydetti.
Dünya genelinde pek çok ülkede yaşanan seçimler sonucunda politika değişimleri, iklim değişikliği ve yapay zekânın dönüştürücü etkileri gibi pek çok unsurun küresel gündemde ön plana çıktığını dile getiren Yılmaz, böyle dönemlerde belirsizliği azaltıcı çabaların önemli olduğunu ifade etti.
Bu tarihi dönemde, KKTC’nin 4. Kalkınma Planı’nın duyurulduğu bu anı, yalnızca bir planın sunumu olarak görmediğini söyleyen Yılmaz, “Bu anı, aynı zamanda, Kıbrıs Türk halkının geleceği adına önemli bir dönüm noktası ve güçlü bir kalkınma hamlesinin başlatılması olarak değerlendiriyorum.” dedi.
Yılmaz, planı kalkınmanın temeli olarak gördüklerini belirtti.
2025-2029 döneminde KKTC ekonomisinin yıllık ortalama yüzde 5 oranında büyümesi hedefleniyor
Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı’nın KKTC’nin ekonomik büyüme sürecini derinlemesine şekillendirirken toplumun her kesimine hizmet etmeyi ve sosyal refahı artırmayı hedefleyen kapsamlı bir politika seti sunduğunu ifade eden Yılmaz, 2025-2029 döneminde KKTC ekonomisinin yıllık ortalama yüzde 5 oranında büyümesini hedeflediğini kaydetti.
Plan dönemi sonunda, yani 2029 yılında ise kişi başına düşen gelirin 19 bin 115 dolara ulaşacağının öngörüldüğünü dile getiren Yılmaz, kalkınmanın sağlanması için yalnızca ekonomik göstergelerin artmasının yeterli olmadığını, toplumun tüm katmanlarına dokunan sosyal politikaların, çevresel sürdürülebilirliğin ve vatandaşların refah seviyesinin de yükseltilmesi gerektiğini söyledi.
4. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nın temel vizyonunun, istikrarlı ve güçlü bir büyüme sergileyen, rekabetçi ve yüksek katma değerli üretim kapasitesine sahip bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti inşa etmek olduğuna işaret eden Yılmaz, bu vizyonun, sadece yerel gelişmeyi değil, aynı zamanda küresel düzeydeki ekonomik ve çevresel sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmayı da amaçladığını belirtti.
Kalkınma planı beş ana eksen üzerine inşa edildi
4. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nın, KKTC’nin kalkınma hedeflerini gerçekleştirme doğrultusunda beş ana eksen üzerine inşa edildiğini söyleyen Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
“Bu eksenler: İstikrarlı ve Güçlü Büyüme, Rekabetçi ve Yüksek Katma Değerli Üretim Kapasitesinin Artırılması, Yaşanabilir Mekanlar ve Sürdürülebilir Çevre, Güçlü Toplum İçin Nitelikli ve Sağlıklı İnsan, Kalkınma İçin Uluslararası İş Birliği, şeklinde sıralanmıştır. Her bir eksen, sürdürülebilir kalkınma anlayışı çerçevesinde, ekonomik, sosyal ve çevresel boyutlarıyla bir bütünlük arz etmekte ve KKTC’nin uzun vadeli refah seviyesini artırmayı hedeflemektedir.”
Planda, tarım sektörünün sadece ekonominin değil, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliğin de önemli bir unsuru olarak öne çıkarıldığını kaydeden Yılmaz, KKTC’nin sahip olduğu zengin doğal kaynaklar ve tarıma elverişli araziler, tarımda sağlanacak verimlilik artışıyla ekonomiye büyük katkılar sunacağını ve çevresel etkilerin en aza indirileceğini söyledi.
“KKTC’nin ekonomik çeşitliliğini artırarak dışa bağımlılığını azaltması ve küresel ticarette daha güçlü bir konuma ulaşması hedeflenmekte”
Tarımın yanı sıra sanayi sektörünün de bu planın önemli unsurlarından birini oluşturduğunu dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti:
“KKTC, yüksek katma değerli ve ihracata yönelik bir sanayi yapısına ulaşmayı hedeflemektedir. Bu kapsamda, KKTC’nin ekonomik çeşitliliğini artırarak dışa bağımlılığını azaltması ve küresel ticarette daha güçlü bir konuma ulaşması hedeflenmektedir.
Böylece, yerel ekonominin büyümesine katkı sağlanırken, istihdam yaratılmasına da önemli bir destek sunulacaktır.
Sanayi ve üretim altyapısının güçlendirilmesi, iş gücü verimliliğini artıracak ve KKTC’nin dışa bağımlılığını azaltarak daha rekabetçi bir ekonomi haline getirecektir. “
“Eğitim ve sağlık gibi temel alanlarda da kapsamlı politikalar geliştirildi”
KKTC’nin4. Beş Yıllık Kalkınma Planı kapsamında, eğitim ve sağlık gibi temel alanlarda da kapsamlı politikalar geliştirildiğini söyleyen Yılmaz, eğitimde daha nitelikli bir sistemin gençlerin iş gücü piyasasına uyum sağlamalarını kolaylaştıracağını, aynı zamanda yeni iş kollarının oluşmasına da katkı sağlayacağını belirtti.
Sağlık sektöründe ise, hem altyapının güçlendirilmesi, hem de sağlık hizmetlerine erişilebilirliğin artırılmasının hedeflendiğini söyleyen Yılmaz, “4. Beş Yıllık Kalkınma Planı, toplumun her kesimine eşit fırsatlar sunmayı amaçlamaktadır.” diye konuştu.
Bu kapsamda, kadınların iş gücüne katılımını artırmak, gençlerin eğitimini güçlendirmek ve engelli bireylerin toplumsal hayata daha etkin katılımını sağlamak gibi hedefler belirlendiğini dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti:
“Ayrıca, yaşlı nüfusun bakım hizmetlerinin iyileştirilmesi ve çocuk hakları konusunda yapılacak çalışmalar da toplumsal refahı artırmayı amaçlamaktadır. Bu hedefler doğrultusunda, sosyal yardımlar, sağlık hizmetleri ve eğitim alanlarında daha adil bir dağılım sağlanacaktır.”
“Yatırımlar bölgesel kalkınmayı destekleyecek”
KKTC’nin mevcut altyapı projelerine yapılacak yatırımların da oldukça önemli olduğuna işaret eden Yılmaz, altyapının, yalnızca ekonomik büyüme için değil, aynı zamanda yaşam kalitesini artırmak için de kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti.
Ulaşım, enerji ve iletişim altyapılarında yapılacak yenilikçi yatırımların, hem yerel halkın hem de turistlerin yaşamını kolaylaştıracağını dile getiren Yılmaz, bu altyapı yatırımlarının aynı zamanda bölgesel kalkınmayı destekleyeceğini, KKTC’yi Doğu Akdeniz’in önemli bir merkezi haline getireceğini söyledi.
Bu gelişmelerin Doğu Akdeniz’in gelişmesi için de kıymetli olduğunu dile getiren Yılmaz, gelişen, kalkınan KKTC’nin tüm ada ve Doğu Akdeniz lehine olduğunu, gelişen toplumların istikrar ve demokrasi ürettiklerini kaydetti.
4. Plan kapsamında, şehirlerde ve kırsal alanlarda yaşam kalitesini iyileştirmeye yönelik kapsamlı politikalar geliştirildiğini ifade eden Yılmaz, “Bu politikalar, sadece yaşam standartlarını yükseltmekle kalmayacak, aynı zamanda çevrenin korunmasını da sağlayacaktır. Ayrıca, yerleşim alanlarının ve toplumun afetlere karşı dayanıklılığını artırmak için adımlar atılacaktır” dedi.
“KKTC’nin sahip olduğu genç ve dinamik nüfus, ülkenin en büyük stratejik avantajlarından biridir” diyen Yılmaz, gençlerin, ülkelerinin geleceğini inşa etme noktasında büyük bir potansiyel barındırdığını, bu nedenle, eğitim ve istihdam alanlarında yapılacak yatırımların önemli olduğunu kaydetti.
Kamu yanında özel sektörde yatırımların da önemli olduğuna vurgu yapan Yılmaz, özel sektör için uygun bir yatırım iklimi oluşturmak gerektiğini, planın buna önemli katkılar sunacağını ifade etti.
Hazırlanan planın, küresel ve bölgesel gelişmeler ışığında değişen ihtiyaçlara ve önceliklere yanıt verecek şekilde kapsamlı bir yol haritası sunduğunu belirten Yılmaz, “Birlik ve beraberlik içerisinde, daha güçlü bir KKTC için kararlı adımlarla ilerleyecek ve planın her aşamasında Türkiye’nin desteğiyle, Kıbrıs Türk halkının daha parlak bir geleceğe ulaşmasına katkı sağlayacağız” dedi.
“Demokrasisi ve kalkınması gelişen KKTC, adanın tamamı için de büyük bir kazançtır”
Kalkınma planının, yalnızca Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için değil, aynı zamanda tüm Doğu Akdeniz için bir fırsat olduğunu dile getiren Yılmaz, “Demokrasisi ve kalkınması gelişen KKTC, adanın tamamı için de büyük bir kazançtır” dedi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ortaya koyduğu iki devletli çözüm vizyonunu desteklemeye devam edeceklerini dile getiren Yılmaz, “Kıbrıs meselesinin çözümünde her zaman ortaya samimi bir irade koyan ve Kıbrıs adasının eşit ve ortak sahibi olan Kıbrıs Türklerinin meşru hak ve çıkarlarından ödün vermeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Yılmaz, 4. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nın hayırlara vesile olmasını dileyerek, hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür etti.